• 29 Eylül 2022 13:30
  • 0
  • 5 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

“Turizmin bir sorunu da sektördeki müteahhit furyasıdır”

Bu haberi dinleyin
29 Eylül 2022 “Turizmin bir sorunu da sektördeki müteahhit furyasıdır”

Kültür ve eskiı Ertuğrul Günay,deki sorunlardan birinin de sektördeki müteahhit furyası olduğunu söyledi.

Günay, 27 Eylül Dünya günü nedeniyle Assim Platformu tarafından Muratpaşa Belediyesi Türkan Şoray Kültür Merkezinde düzenlenen panelinde yaptığı konuşmada,de ve basında müteahhit furyasının olduğunu, bununda sektörlerin sorunlarının  dillendirmesine, sorunların çözümüne engel olduğunu belirtti.

Turizmin önemli bir sektör olduğuna işaret eden Günay, sektörü sadececilere veyalığına bırakılmasının yanlış olduğunu belirterek şunları söyledi:

Asıl işi olmayanların alana girmesi sektör sektörünün sorunlarının hem dillenmesini hem çözümünü engelliyor. Yani asıl işi basın olmayanların basın işine girmesi basının özgürlüğünü kısıtlıyorsa asıl işi olmayanların işinde olması dain çözümünü, sorunların konuşulmasını ve çözümünü engelliyor.

Türkiye’de müteahhit furyası, egemenliği var. Basında da müteahhitler var.de de müteahhitler var. Bu böyle olmamalı. Asıl işi bilenlerin bu işleri yapması gerekir.”

Turizm içinlıklar arası işbirliği

Turizm içinlıklar arası büyük bir işbirliğine ihtiyaç olduğunun altını çizen Günay, ‘’Burada sadecelığı değil Burada ulaştırma, içişleri, ormanlıkları dahil hepsi içinde olmalı. Kuralları Kültür velığı koymalı. Ötekiler uygulama konusunda yardımcı olmalı.  Geçmişte zaman zaman ötekilıklarla çatıştığımız, yetki konusunda kıskançlıklarımız oldu. Bunun önüne geçilmesi için işbirliğine ihtiyaç var’’ dedi.

Turizm çatı yasasını çıkaramadık

‘’Turizm sektöründe yeteri kadar örgüt yok’’ diyen Ertuğrul Günay,  şunları söyledi:

‘’50 yıldır TÜRSAB var.  Biz rehberler odası yasası çıkardık ama bir çatı yasasını çıkaramadık. Neden? Çünkü bazılıklar bu çatı örgütleriyle çatışmalı, bulıkların itirazı yüzünden bizim çatı örgütlenmesi kanunu geri döndü. Ben her zaman şunu söyledim.e sıcak bakmayanları geldiğinde bile siz gözünüzü sadeceına dikmeyin. Sizin bir çatı örgütünüz olsun. Hepiniz adına konuşsun. Nedir o? Bunun içinde TÜRSAB bulunsun. TÜROFED bulunsun. TÜROB bulunsun. Ulaşım sektörü, yeme içme sektörü bulunsun. Rehberler bulunsun. Biz zamanında Türkiye Meclisi diye bir adım attık. Ama arkası gelmedi. 

TÜSİAD’ın yasası yok ama sözü dinleniyor

TÜSİAD’ın yasası mı var? Yok ama TÜSİAD şu anda sözü dinlenebilir bir sivil toplum kuruluşu. Bunu sektörü olarak bizler ne yazık ki sağlayamadık. Bu nedenle dedönemlerinde de bunun cezasını çekiyoruz.in her kesimi kendi sorununa çare aramaya düşüyor. Bir çatı örgütlenmesine ihtiyaç var. Yasa ile veya başka türlü.lıklar, yerel yönetimler ve sektörü el ele vererek sorunları çözümünü hızlandırabilir.

Kamu, sektörünü önemini kavrayamadı

Maalesef kamu bütünüyle sektörünün önemini kavramış değil.e gelir getiren bir alan bakıyor. Bunun içine tahammül ediliyor. Hâlbuki sadece gelir getiren bir alan değil hayatı dönüştüren bir alandır. Sosyal yapıyı dönüştüren bir alan. sektörü toplam yaşam kalitesini yukarı çeken bir sektördür. Bunu bilmek ve buna dönük önem vermek lazım. Ama kamu ne yazık ki işin bu yönünü çok fark etmiş değil.

Yasaklarla olmaz

Turizm yapıyorsanız yasakçı anlayışlardan bir ölçüde vazgeçmeniz gerekir. Anadolu’yu karış karış bilirim. Anadolu’da Hitit kabartmaları var. Burada üzüm salkımlı figürler var. Birbirlerine şarap sunan figürler var. Anadolu üzümün, şarabın, bağcılığın ana vatanıdır. Siz bu topraklarda bir yandan bağ bozumu reklamlarını yasaklayacaksınız, şarapla ilgili reklamları yasaklayacaksınız, sonra da dünya çapında yapmaya çalışacaksınız. Bu olmaz. Bu Yanlıştır. Siyasi kaygılarla yazlarında Anadolu’nun çeşitli yerlerindeki festivalleri yasaklayacaksınız, Yani halkın şenliklerini yasaklayacaksınız. Sonra da Anadolu’yai yaymaya çalışacaksınız. Bu tür anlayışlardan mutlaka kurtulmak gerekir. barış içinde özgür biçimde gelişir. Yasaklara devam ederseniz imaja zarar verisiniz. Turist yine gelir ama çok turist gelse bile az geliri elde edersiniz.

Ucuz ülke imajı

2019 yılından sürekli söz ediliyor. Ben 2019 yılının rakamlarını reddediyorum. 2019 yılında 50 milyon turist gelmiş. Ama elde edilen gelir 35 milyar doların altında. Benim olduğum dönemde 2012 yılında 30 milyon turist gelmişti ve aşağı yukarı 32 milyar döviz geliri elde edilmişti. Ben gelen turistin Anadolu’da yaptığı aşınmanın karşılığında daha yüksek bir meblağ bırakmasını vein insanımızın yaşam kalitesine daha fazla katkı yapmasını istiyorum. Ben ucuza gelen insanın tüketim artığını temizleme meraklısı değilim. Bunun için anlayışı değiştirmek gerekir. Ülkeye çok turist gelsin. Gelen başımızın tacı ama gelenin bu ülkenin hak ettiği bir geliri bırakması gerekir. Ben 50 milyon turiste 50 milyar dolar hedefi koymuştum. Şimdi 50 milyon turist sayısına erişsek te hala 30 milyar dolar gelir elde ediyorsak demek ki Türkiye yeterince yüksek kaliteli yapmıyor. Ucuz ülke imajına doğru dönüyoruz demektir. Bundan sakınmamız gerekiyor. Ülkemize her kesimden turist gelmeli ve memnunrılmalı. Ama bizim hedefimiz yüksek kültür gruplarına ve yüksek gelir gruplarına hitap etmek, onların ülkeye gelmesini sağmak gerekir.‘’