Savaşın Alman ekonomisine getirdiği ek maliyet, silah üretimi için 100 milyar Euro tutarında olacağı açıklanan yeni yatırımlar. AB’yi çok yakından ilgilendiren bu krizin beklenenden uzun sürmesi, enerji açısından Rusya’ya bağımlılığı diğerlerinden daha yüksek oranda olan Alman ekonomisini sarsabilir.

Tasarrufların artışı dışında Almanya dahil AB ülkelerini tümüyle etkileyen, başka bir ekonomik gelişme ise uzun yıllar sonra ilk kez karşılaştıkları enflasyon. 

Oranlar Türkiye ile kıyaslanmayacak ölçüde düşük. Ancak yüzde sekizlerde seyreden enflasyon, özellikle Türkiye’nin Alman ziyaretçilerini olumsuz etkileyecek düzeyde. Orta ve daha alt gelir grubuna mensup tüketici profilinden oluşan Türkiye ziyaretçileri, Almanya’nın enflasyondan en fazla etkilenecek kesimi. Başka bir ifadeyle; geçtiğimiz yıl ziyaretçi sayısı açısından ikinci sırada yer alan Alman Pazarında, bu sezon -en azından- kayda değer artış olmayacağı anlamına geleceği söylenebilir.

Uzun yıllardır Güney Ege ve Akdeniz’in Batı kıyılarına yönelen İngiliz pazarının, Ruslardan boşalan Antalya ve çevresindeki tesisleri tercih etmeye başladıkları anlaşılıyor. 

Bu talep; daha düşük bütçeli olsa da doluluk oranlarının düşmesini engelleyecek yanıyla olumlu. İngiliz Pazarının uzun yıllara dayalı alışkanlıkları ve pazarlık tekniklerindeki ustalığı, tesislerin fiyat/yarar dengesini daha aşağı çekebilir.

Türkiye’nin geçtiğimiz 2021 sezonunda en fazla ziyaretçi aldığı 3 Pazar ülkenin ardından, İstatistiklere göz atmayı sürdürelim.

TÜİK sayılarına göre; yurtdışından gelen toplam ziyaretçi sayısı; 29 Milyon 357 bin kişiye ulaşmış. Gelenlerden 23.940.021 kişi yabancı uyruklulardan oluşurken, yurtdışında yerleşik TC yurttaşlarının sayıları ise 5.417.442 kişi.

TUİK; 2021 yılında yabancı ziyaretçilerin yüzde 71,4 ‘lük bölümünü oluşturan yaklaşık 17,1 milyon kişinin; gezi, eğlence, tatil, sportif ve kültürel amaçlı geldiklerini açıklıyor. 

Yukarıdaki ziyaretçi sayıları ve oranların Bakanlık tarafından açıklanan bilgilerle örtüşmediği açık. Türkiye’de kurumlar arası bilgi paylaşımı ve sonuçta yönetişimin zayıflığını gösteren bu konuyu bir yana bırakalım.

2021 yılı ziyaretçilerinin önemli bölümünü oluşturan, Rus ve Ukrayna pazarlarında; önümüzdeki sezonda savaş nedeniyle olası düşüşlere bakarak, yeni sezona ilişkin varsayımda bulunmaya çalışalım. 

Savaşan iki ülkeden bu sezonda gelecek ziyaretçilerin -2021 de toplam yaklaşık 7 milyon kişi-en iyi ihtimalle, 3 milyon kişi azalması sürpriz sayılmamalı. Yanılmayı dileyerek, bu azalmanın sektör açısından ciddi sorunlara yol açacağını da öngörmemiz gerekiyor.

Kaldı ki, başta konaklama bütün alt sektörlerde yüksek enflasyona bağlı olağanüstü artan fiyatlar, yurtdışına bağlı hesaplama yapan tesislerin maliyetlerini olağanüstü yükseltti.

Geride kalan 2010-2020 yılları arasındaki 10 yıllık süreçte, borçları artarken özkaynaklarını büyük ölçüde yitiren konaklama işletmelerinin zor bir sezona girecekleri anlaşılıyor.

Güçlüğün farkında olan iktidarın, bu dönemi aşmak amacıyla sağlanacağını açıkladığı, 50 Milyar Liralık çok düşük faizli- yıllık %9- kredilerin çözüm getireceğini öngörmek bu aşamada hiç kolay değil.