Bir zamanlar televizyonlarda bir reklam vardı, ki birçoğumuzun da diline bulaşmıştı: Aç kapa Artema!

Turizm sektörünün ana unsurlarının da, yan unsurlarının da ortak sloganı bu  oldu artık : Aç kapa, Korona. 

29.04.2021 tarihinde, 17 Mayıs 2021 tarihine kadar sürecek “ Tam Kapanma “ sürecine girmiş olduk. 

Tabii bu karar öyle zenbille gökten pat diye düşen bir karar değildi. Öncesinde günlerce  geldi / geliyor diye tartışılan bir karardı. 

Ve 29.04.2021 günü akşam saatlerinde karar açıklandı. 

Turizm Bakanımız, “Ören yerleri ve müzeler açık, yabancı misafirlerimiz buraları rahat rahat gezebilir “ derken, aynı saatlerde İçişleri Bakanlığı genelgesinde Seyahat Acentelerinin  muaf kapsamında olmadığı  ortaya çıktı.

Dedik ya, karar çıkmadan öncesinde  günlerce tartışılmıştı ve böyle bir karar alındığında alınacak önlemler de önceden bir koordinasyon halinde belirlenmeli idi. Ama yine gördük ki,  Turizm Bakanımız’ın  konu ile pek ilgisi olmamış. 

Yıllar önce bir Halkla ilişkiler Seminerinde yanılmıyorsam o dönem Shell firmasının Halkla ilişkiler Müdürü olan bir büyüğümüzün anlattığı bir olay aklıma geldi. Kendisi  ailesi ile birlikte tatil amaçlı İzmir’e gelir. İzmir de neler yapılabileceğini, nerelerin ziyaret edilebileceğini öğrenmek için Turizm Danışma Ofisine gider.  Ancak İzmir’de ki ofiste diğer birçok bölge ile ilgili broşürler varken İzmir ile ilgili tek bir broşür bile yoktur. Dayanamaz görevli memura nedenini sorar. Yanıt muhteşem bir pratik zeka  ürünüdür:

“ İzmir’e kadar gelen zaten yolunu bulur, önemli olan buradan sonrası!”

Yasaklara uyuluyor mu?  İçişleri Bakanlığı  denetleme  için güvenlik güçlerini  otellere gönderiyor. Bakanlık denetleme için  kontrolörler gönderiyor. 

Masalarda 2  kişiden fazla oturulmayacak! Aile ? 2 masaya otursun. 

Dans ederken sosyal mesafe korunacak!Demek ki tango yasak, göbek atmak serbest. 

Saat 21:00 den sonra  canlı / cansız müzik yasak! Adam cep telefonundan çalıyor, ne yapacağız? 

Maske takmak zorunlu ! Kanun maske takmak konusunda vatandaşı zorunlu kılıyor, turistleri değil. Fark etmez.  O maske takılacak! O zaman buyurun  turiste de ceza kesin. O biraz zor.

Son olarak Manavgat’ta bir otel kurallara uyulmadığı için kapatıldı.  Kendi ifadeleri ile ağırlıklı misafirleri  Ukraynalı olan  ve ortodoxların  bayramını kutlayan otel bu faaliyeti nedeni ile kapatıldı ve misafirleri de ya başka otellere kaydırıldı ya da kendi bayramlarını kutlamış olmanın cezasını aynı otelde kalsalar bile çekecekler. 

Sn. Turizm Bakanımız, hem acenteci hem de otelci olarak insanların tatile ne için geldiğini, tatilden neler beklediğini bilmez mi? Mutlaka biliyordur.Sn. Turizm Bakanımız geçen seneden beri uygulanan bu önlemlerin  hiçbir otelde uygulanamadığını bilmiyor mu? Mutlaka biliyordur. Kaldı ki geçen senden bu yana süren bu süreçte İspanya’dan, Yunanistan’a, Hırvatistan’dan Bulgaristan’a hiçbir ülke turizm bölgelerinde  bu kısıtlamaları  uygulayamadı.Sn. Bakanımız herhalde bu konuyu da uluslar arası alanda takip etmiştir.

Öte yandan gazetelerden öğreniyoruz ki, Coronanın Hindistan versiyonunun  yoğun olduğu Pakistan’dan İngiltere’ye dönecek İngiliz vatandaşları ,İngiltere yerine 10 gün karantina sürelerini İstanbul’da geçirmekteler, hem de  kontrolsuz ve istedikleri gibi. 

O zaman neden  otelciyi  göz göre göre müşteri karşısında zor, kanun karşısında suçlu durumuna düşürüyoruz? 

Açıkça  konuşalım: 

Ya bu işin böyle olmayacağını görüp tüm  otelleri kapatın, ya da serbest  bırakın, oteller otel gibi çalışsın.