• 23 Temmuz 2022 13:54
  • 0
  • 3 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

Arazi tahsisi, amacından saptı, borsası oluştu

Bu yazıyı dinleyin
Fehmi Köfteoğlu 23 Temmuz 2022 Arazi tahsisi, amacından saptı, borsası oluştu

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, aralarında ormanlık alanların da olduğu, 16 yerdeki 51 kamu arazisinin tahsisine ilişkin ilanı Resmi Gazete’de yayınlandı.

Mülkiyeti Hazine ve Orman Bakanlığı’na ait kamu arazileri üzerine otel yatırımı yapılması uygulaması 1983’de dönemin başbakanı Turgut Özal ile başladı.

Arazi tahsislerini daha önce ormanlık bölgelerde olanları Orman Bakanlığı, Hazine’ye ait yerleri de Hazine Müsteşarlığı yapıyordu. Yasada 2021 yılında yapılan son değişiklik ile Kültür ve Turizm Bakanlığı bu konuda tek yetkili oldu.

Bakanlık, uygulamanın başladığı 1983’ten bu yana 364 tahsis yaptı. Bunlara 51 tahsis daha ekleniyor.

Her sektöre yapılan arazi tahsisinin turizm ile ilgili gerekçesi, turizmde uluslararası alana çıkabilmek için gerekli olan yatak kapasitesinin yaratılmasıydı.

Türkiye’nin bugün bir milyonun üzerindeki yatak kapasitesine ulaşılmasında arazi tahsisleri önemli rol oynadı, lokomotif oldu denebilir.

Bu anlamda yatırımcının gereksinim duyulan otel yapımına teşvik edilmesi doğruydu.

Yatırımcıyı özendirme (Teşvik) aracı olarak arazi tahsisi yaklaşım olarak doğru, ama uygulamada bugün geldiği noktada amacından sapmıştır.

Arazi tahsisi artık yatırım yapmayı özendirmek için değil yandaşı besleyip dönemin zenginlerini yaratma aracı olarak kullanılıyor.

Öyle ki bu alanda FETÖ borsası benzeri bir arazi tahsis borsası oluştu.

Bu borsa AKP döneminde zirveye ulaştı.

Bunun için arazi halindeyken ve üzerine otel yapıldıktan sonra hangi tahsisin kaç kez el değiştirdiğine bakmak yeterli.

Yasaya göre tahsisler için ihale yapılıyor. Gerçekte ise hangi araziyi kimin alacağı, hatta nerede tahsise çıkılacağı önceden belirleniyor. Bunu dönemin Turizm Bakanı Erkan Mumcu şöyle ifade etmişti “Hasan değil basan alır.”

Arazi tahsislerinin turizm ile ilgili gerekçesi neydi? 

Otel olmayan ama gereksinim duyulan yerlere otel yapmaları için yatırımcıyı özendirmek. 

Peki bugün kamu yönetiminin birilerini Antalya, Muğla, İstanbul gibi yerlerde otel yapmaya özendirmesine gerek var mı?

Hayır. 

Zira buralarda otel eksiği, yatak kapasitesi açığı yok, fazlası var.

Buralara yatırımcı kendisi otel yapmak istiyorsa yapar. 

Ama kamu yönetiminin buralara var olanların benzeri otel yapması için kimseyi özendirmesine, buralarda arazi tahsisi yapmasına gerek yok.

Buralar konumları ve diğer özellikleriyle yatırım için kendi başına bir teşviktir.

Kamu yönetiminin buralarda yapması gereken yatırımcıya “Kör değneğini bellemiş” gibi arz fazlası oluşmuş var olanlara benzerlerini ekletecek oteller için arazi tahsis ederek özendirmek değildir. 

Kamu yönetimi yatırımcıyı ve yatırımları turizmi mevsimsellikten çıkarıp 12 ay yapılabilen, kıyıya sıkışmışlıktan çıkarıp ülke geneline yayılmasını sağlayacak projelere yöneltmeli ve bu noktada özendirmeli.

Bugün yapılanlar ise; olgulara dayanmayan, kamu sorumluluğu ve kamu çıkarı yerine kişisel çıkar, yandaşı besleyip kendi zenginini yaratma amaçlıdır. Arazi tahsisi de ne yazık ki bu amaçla kullanılıyor. 

Son söz:

Arazi tahsisleri uygulaması amacından saptı, iktidarda olanların farklı amaçlarla kullandığı bir hal aldı.