İnsuyu mağarasını bilir misiniz?  Antalya Burdur Karayolu üzerinde Burdur’a 13 km mesafede, Türkiye’nin turizme açılan ilk mağarası. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın tanımlaması bu şekilde. Burdur Valiliği ise mağara içerisindeki suyun şeker ve mide hastalıklarına iyi geldiğine inanıldığını belirtiyor. 

Mağara içerisindeki su? 

Tabelalar “ Büyük Göl”ü gösteriyor, takip ediyoruz yol bitiyor, göl yok. Geri dönüp tabelaları tekrar takip ederek “Büyük Göl”e  ulaşalım istiyoruz ama nafile; yol yine bitiyor ve  değil “Büyük Göl”  küçüğüne razı olacağız ama o da yok. 

1981 yılında Burdur’da askerlik yaparken gezmiştim İnsuyu Mağarasını .  Hayatımda gördüğüm ilk mağara idi. İçindeki sarkıt ve dikitleri ve ama özellikle içindeki gölü ile muhteşem bir anı olarak kalmıştı anılarımda. Ve yıl 2021. İnsuyu mağarası artık İnsusuz Mağarası. 1976 yılından bu yana 1ci derecede sit alanı olarak tescillenmiş Türkiye’nin turizme açılmış olan ilk mağarası artık susuz. Boşuna Büyük Gölü aramayın. O artık yok. Kuraklık ve kaçak sondajlar suyu 2 sene öncesinden bitirmiş. 
Şimdi istikamet Sagalassos Antik Kenti. 

Sagalassos’a ulaşmak için Ağlasun’ dan geçmemiz gerekiyor. Yol boyu doğanın içinden köylerin arasından geçiyoruz.  Köyün birinde düğün var, insanlar en güzel giysilerini giymişler,köy neşe içinde. Ağlasun’a ulaşıyoruz . Ancak Ağlasun’un içinden  geçmek için 4 çekerli arazi aracına gereksinim var. Arabanızın parçalarını yol kenarında bırakmamak için oldukça yavaş ve dikkatli bir şekilde şehirden çıkıyoruz.  Sonrasından rahat bir yol üzerinden antik kente  ulaşıyoruz. 

2000 yıldan fazla geçmişi olan  antik Sagalassos kentinin taş sokaklarında yürümeye başlıyoruz.  Herşey bir yana sadece Helenistik Çeşme ‘nin zerafeti bile bu kentin muhteşemliğini yansıtıyor. 

Daha önce Hierapolis kentinin hamam binası önündeki bir açıklamanın  benzerini  Sagalassos’un hamamının önünde de görüyoruz:  Hamam sadece kent sakinlerinin, kullanımı için değil, kente dışarıdan gelenlerin de  kente girmeden önce temizlenmeleri için  özellikle şehrin giriş bölümüne kurulmuş. Aklımıza hemen  o çok duyduğumuz söz geliyor: ” temizlik imandan gelir” .Nereden nereye…..

Ziyaretimiz bitince yola çıkmadan önce bir kahve içmek için  oradaki  büfeye uğruyoruz.  Büfeyi işleten beye soramadan edemiyorum: “ Ağlasun mu daha eski, yoksa Sagalassos Antik kenti mi?”  “Olur mu beyim, tabiî ki Sagalassos eski.” diyor gözlerinde ki soru işareti ile. Beni cahil bir deli  sanmasın diye gözlerindeki soruya yanıt veriyorum. “Buranın  yolları hala gayet  düzgün ama Ağlasun’un yolları    yürünecek gibi değil de o nedenle merak ettim” diyorum.  

Kahvemizi içtikten sonra bu 2000  yıl öncesinden kalma antik şehrin o zarif mimarisini hayalimizde canlandıra canlandıra Antalya istikametinde  eve dönüş yolculuğuna başlıyoruz.  Güneşin hafif hafif Akdeniz üzerindeki süzülüşüne paralel olarak  biz de yolumuza devam ediyoruz.  Güneş batarken biz de evimizin yolunda son sokağa giriyoruz. 

Yol yorgunluğunu atmak için balkonda bir kahve içiyorum ve düşünüyorum. 2000  yıl öncesinden bugüne kadar uzanan o zarif şehircilik anlayışı ve 2000yıl sonra geldiğimiz nokta: “Zerafet”kelimesi sadece sözlükte bir kelime.