Sürdürülebilir turizm böyle sürdürülemez
Ülkemizde yaşanan yüksek enflasyon, hayat pahalılığı ve maliyet artışları vs nedenleriyle zaten zor durumda bulunan çoğu oteller dayatmacı buldukları Sürdürülebilir Turizmi benimsememekte ve bunun yükümlülüklerinin altından kalkacak durumda olmadıklarından bu sistemi büyük bir zorluk hatta niş bir turizm yaklaşımı olarak görmektedirler.
Otelciler, Devletin öncelikle ülkede iç ve dış turizmi sağlıklı sürdürmelerini, iç ve dış sebeplerle turizmin sekteye uğratılmasının endişesinden kurtulduktan sonra sürdürülebilir turizmi benimsemek ve sahiplenmek gerektiğini düşünüyorlar.
Doğal kaynakların hızla tükenmekte olduğu ve nüfusun hızla arttığı dünyamızda insan çevresinin geliştirilmesinin ve korunmasının insanların refahını ve tüm dünyadaki ekonomik kalkınmayı etkilemesi açısından dengeli biçimde kullanılması gereken sürdürülebilir turizm, kesinlikle turizmin ayrı bir niş bileşeni olarak değerlendirilmemelidir.
Sürdürülebilirlik aslında kısaca istikrar demektir. Bizim insanımız genelde iyi başlar ama uzun dönemde istikrarı sağlama ve sürdürmede etkinliğini düşürür.
Sürdürülebilir turizm dünyada olduğu gibi ülkemizde de azalan enerji, su, yiyecek, bitki,hayvan, toprak,temiz hava gibi doğanın israf edilmemesine, hor kullanılmamasına, kötüye kullanılmamasına, adilce istifade ettirilmesine, paylaşımcı ve katılımcı bir anlayış çerçevesinde rasyonelliğive verimliliği hepsinde birleştirmeye büyük hassasiyet göstermektedir.
Ancak otellerimizin çoğu gerek arz fazlalığı gerekse kurumsallık ve profesyonellik açısından yakın tarihte başlanılan Sürdürülebilir Turizm sistemine alt ve üst yapı olarak hazır durumda değiller.
Ticari kaygılar, rekabet, finansal sıkıntılar gibi nedenlerle turizmi kısa vadeli görüp günü kurtarmaya ve fırsatlardan yararlanmaya dönük bir şark zihniyetinin hakim olduğu yönetim şekline kesinlikle bu Sürdürülebilir Turizm ilke ve kriterlerine sonuna kadar sadık kalarak son vermek gerekmektedir.
Büyük ölçekli ve marka olmuş veya o imajı yaratmak isteyen büyük oteller ise temeli israfa karşı olan bu sisteme genişletilmiş her şey dahil konseptleri ve lüks de sınır tanımayan şahsileştirilmiş hizmetleri ile büyük bir tezat teşkil etmekte,buna karşın eğitimler ve kullandıkları pahalı teknolojilerle kişi başı tüketimleri azaltan bazı otomatik sistemleri kurarak bu çelişkiyi örtmeye ve çevreci bir görüntü vermeye çalışmaktadırlar.
Otellerin 3.aşama sürdürülebilir turizm uygulaması bilindiği gibi ülkemizde birkaç akredite kuruluş tarafından yürütülmektedir. Oteller bu şirketlerle aynı çevre danışmanlığı, iş sağlığı ve güvenliği gibi ticari bir işbirliği içinde bulunmaktadır. Dolayısıyla bu şirketler denetlemelerinde yol gösteren ve tavsiye eden çevreci bir yaklaşım içinde bulunmakta ve belirlenmiş sürdürülebilirlik kriterlerinde biraz da sektörde uygulamanın zorluğu, isteksizlik ve acemilik gibi nedenlerle de işletmelere sorumlulukları konusunda toleranslı davranma ve formalitelere uyarlama yapma şeklinde bir misyon üstlenmiş görünümündeler.
Şirketlerin denetçilerinin ve danışmanlarının otelcilikten ziyade diğer endüstri konularında uzman olmaları ve genellikle bu denetimlerin tek kişi tarafından ağırlıklı masa başında bir günlük mesai içerisinde tamamlanması sonucu elbette etkin ve yetkin bir çalışmadan söz edilemez. Buna paralel olarak otellerin yapmış oldukları sürdürülebilir turizm raporlarının güvenilirliğini tartışmak hiç de yanlış ve haksız bir önerme değildir.
Düşünün otel odalarında, restoranda, genel alanlarda, personel alanlarında su,elektrik,yiyecek gibi israflar için uyarıcı ve teşvik edici yazılar ve görsellerin konmasını isteyen Sürdürülebilir Turizm denetçisi otel yetkilisinden yüzlerce sayfa raporları, eğitim dosyaları, msds’leri, tanımları, anketleri, belgeleri, excel raporları,misafir ve personel memnuniyetleri ve şikayetleri, prosedürleri,bitki ve kimyasal envanterleri,analizleri vs döküm olarak istemekle amacına aykırı olarak çok büyük boyutta kağıt israfı oluşumuna seyirci kalmaktadır.
Oteller her yıl bu sertifikalarını yenileyebilmek için Sürdürülebilir Turizmin beklenti ve isteklerini karşılamak amacıyla gerçekçi olmayan hedefler koymakta ve bu ölçülebilir olması istenen hedefleri tutturmaya yönelik süsleyici açıklama ve azaltılmış rakamlardan oluşan analiz ve tablolar sunmaktadır.
Hemen hemen hiç bir otelin tek kullanımlık sarf malzemelerinde, hatta katı atıklarında gerçek rakamları göremezsiniz. Satın alınan teneke yağ, koli, bidon vsürünlerin stoklara girdiği kadar çıktığını veya depoda bulunduğunu belgelerle kanıtlayamazsınız. Çöpe atılan veya kayıt dışı firmalara satılan veya ihtiyacı olan personele dahi bedelsiz verilen bu malzemelerin tam kaydını tutamazsınız. Yüzlerce kağıt, metal, plastik bazlı sarf malzemelerden sadece birkaç buklet malzemesi, karton ve plastik bardak ile pipeti tüketim listesinde görürsünüz.
Oysa Sürdürülebilir Turizm denetçisinin işletmeden talep ettiği bu belgeler direkt ekranda otelin muhasebe, ön büro ve diğer sistemlerine kaydedilmiş işletim programlarından baskı israfı yapmadan dijital ortamda görüntülenmiş belgeler olsa aylık cost raporları, stoklar, aylık faaliyet raporları, sosyal medya yorumları incelense, personelle birebir görüşmeler yapılsa ve mizana bakılsa hangi tüketiciden hangi malzemeler ne kadar satın alındığı, ne tür memnuniyet ve şikayetler olduğu görülecek ve denetleme çok daha anlamlı olacaktır.
Kısacası otelci sürdürülebilir turizm denetçisine içinde bulunduğu sıkıntılı durumu direkt yansıtmak istememektedir. İşte bu noktada denetçi tüm açıklığıyla eksikleri tam olarak rapor edebilecek durumda olmalıdır. Zira Bakanlığın da gerek gördüğü zamanlarda bu denetçilerin raporlarını yerinde inceledikleri taktirde sorumluluklarından dolayı zor durumda kalabilirler.
Ticari amaçlı denetleme sistemi yerine Bakanlığın bünyesinde çevre, gıda, inşaat ve makine mühendisliği ile otelcilik konusunda uzman birkaç kişilik ekip ile yılda bir en az 2-3 gün sürebilecek şekilde bu otellere hem de habersiz yapılacak denetlemelerde sürdürülebilir turizm kapsamını daha da genişleterek otelin turizm belgesinde belirtilen oda sayısı, outletler, salonlar ve eğlence ünitelerinde izinsiz bir düzenleme ve değişiklik yapıp yapmadıklarını da incelemelidirler.
Otelci taahhüt ettiği hizmetleri ve üniteleri turizm işletme belgesi aldıktan sonra sürdürmemekle işin başında sürdürülebilir turizmi yanlış karar ve göstermelik alt yatırımlarla sekteye uğratmakta olduğunun örneklerini hep birlikte sıkça görmekteyiz.
Ayrıca otele ait tüm tesisatlar, depreme dayanıklılık ve yangın sistemleri dahil bakım sözleşmelerinin yüzeysel ve eksik olabileceğini de dikkate alarak mülk yönetiminin de sürdürülebilirliği yerinde inceleme yapılarak denetlemelidirler.
Tesis bu durumda hijyen, haccp, safety, security, istihdam kalitesi, personel planlaması, sosyal haklar, kültürel zenginliklerin öne çıkarılması, fiziki bütünlük, çevresel etki, biyo çeşitlilik, yerel halkla iletişim sonuçları, misafir memnuniyeti, bina ve makine bakımı gibi tüm alanlarda denetlenecek ve otelin yönetim kuruluna veya iş sahibine de elbette ücreti karşılığında ve sonuçları ile itibariyle uyarı ve yaptırımların da söz konusu olacağı esaslı bir rapor sunulmuş olacaktır. Tabii ki bu sonuç raporu Bakanlık kayıtlarında daha sonraki denetimler için hazır bulundurulacaktır.
Bugün otellerin sürdürülebilir yönetim sistemleri ve raporlarına baktığımızda denetimin daha kontrollü olmasını sağlamak amacıyla aynı sınıf ve kategorideki otellerde bile bir standart olmadığını , her bir tesisin kendini çevreci göstermeye yönelik politikalar ve raporlar düzenlediğini görmekteyiz.
Büyük oteller sürdürülebilir turizm için dışarıdan anlaşmalı danışman veya kendi bünyesinde yetkin bir personel bulundururken, çoğu daha küçük ölçekli işletme çevre danışmanı bulundurma zorunluluğu da olmadığından yetkin olmayan kendi personellerinden veya yöneticilerinden birine bu sistemi yürütme görevi vermektedir.
Karbon Ayak İzi Takibi için hesaplama hemen hemen hiçbir otelin kendi bünyesinde yapabileceği bir iş olmaktan çıkmıştır. Bu hesaplama formüle edilerek verilerin excel tabloya işlenmesi ile ortaya çıkması sağlanmalıdır.
2017 de kaleme aldığım ‘’Bakanlık ile Oteller arasında İletişim Köprüsü Kurulmalı’’ yazımda önerdiğim iletişim portalında Denetleme Modülü ve Sürdürülebilir Çevre modülünde belirttiğim gibi bugünSürdürülebilir Turizm denetlemesinde yüzlerce sayfa belgeleri tek tek çıkarıp masaya yaymak yerine , Mavi Bayrak Uygulamasında olduğu gibi otele bir şifre verilerek dijital ortamda online kayıt yapılmalı ve otel sürdürülebilir turizmin istediği resmi belgeleri, raporları, hedefleri, analizleri standart döküman üzerinde işleyip sisteme girmeli ve aşama aşama ilerleyerek kaydı tamamlamalıdır. Tesisin Sağlık Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı denetimleri de Sürdürülebilir Turizm sistemine aktarılabilmeli ve tesisin durumu izlenebilmelidir.
Böyle olduğu taktirde otelci eksik evrak ve işlemlerini sistemden görerek tamamlamış olacak ve denetçi de denetleme esnasında sürprizlerle karşılaşmadan işi çok daha kolaylaşarak tesis hakkında önceden bilgi sahibi olacak ve fiziki denetime, birebir denetime daha fazla vakit ayırabilecektir.