• 25 Haziran 2022 22:21
  • 0
  • 2 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

Temsil ettiği meslek bitme sürecine girmiş, kasası boşaltılmış bir TÜRSAB

Bu yazıyı dinleyin
Fehmi Köfteoğlu 25 Haziran 2022 Temsil ettiği meslek bitme sürecine girmiş, kasası boşaltılmış bir TÜRSAB

 

Seyahat endüstrisi grupları Avrupa ve yükselen Asya’da konaklama alanına ağırlık koyuyor. Bu alana yönelik peş peşe yeni markalar geliştiriyor. Gruplar şimdi varlık ve güçlerini bünyelerindeki seyahat acentesi zinciri ve sayısı ile değil otel sayısı ile ifade ediyor.

Tur operatörlerinin diğer alanlardan çıkıp konaklama alanına odaklanması örgütlü olduğu kurumların da zayıflamasına neden oluyor.

Avrupa seyahat endüstrisinin bugün itibariyle sektörün lokomotifi konumunda olan iki ülke; Almanya’da seyahat acenteleri ve tur operatörleri örgütü DRV ve İngiltere’deki tur operatörleri birliği ABTA on yıldan beri sürekli kan kaybediyor.

Bunun önemli nedenlerinden biri 176 yıl önce Thomas Cook ile başlayan organize tur düzenleyerek üretici (Otel, uçak vb) ile tüketici arasında sözlük karşılığı aracılık olan seyahat acenteliği mesleği günümüzde devre dışı kalma sürecine girmesidir.

Nitekim Avrupa’da ve dünyada seyahat acentesi sayısı azalıyor.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy 6 Ekim 2020’de bir grup seyahat acentesinin ile yaptığı toplantıda; “Bakın söylüyorum. Dijital dünya hepimizi yutacak. Ona göre önlem alın” demişti.

Bu arada ilginçtir, dünyanın her yerinde seyahat acenteleri azalırken Türkiye’de artıyor.

Almanya’da acente sayısı 11.200’den 9 bine, İngiltere’de 9.563’ten 7.362’e Yunanistan’da 4.700’den 3653’e, Avusturya’da 2.803’ten 2.300’e geriledi. Benzer durum Belçika, Romanya, İsviçre, İsveç, Danimarka, Norveç, G.Kıbrıs Rum kesimi, Estonya ve diğer ülkelerde de yaşanıyor.

Türkiye’de ise acente sayısı son 5 yılda neredeyse ikiye katlanarak 2020 yılı sonu itibariyle 12.269’a ulaştı.

Kasım ayında yapılacak TÜRSAB Genel Kurulu’nda ister mevcut yönetim, ister bunun dışında aday olanlardan bir, kim seçilirse seçilsin, meslek örgütünün başında kim olursa olsun mesleğin bitme sürecini değiştiremez, durduramaz

Mesleğin kendisi bitme sürecine girdiği için örgütün başında; ister daha önce bu görevi çok iyi yapmış olanlar, ister şimdi yönetimde olanlar,  ister yönetime talip olarak ortaya çıkanlar ve çıkacaklar, hata bulunduğu kamu görevini kullanarak mevcut yönetime karşı aday çıkarma lobisi yürüten  Bakan Mehmet Ersoy’un bırakalım adayını, bizzat kendisi TÜRSAB’ın başına gelse bu durum değişmez.

Geçmiş dönemde bu görevde bulunanlar biri, şimdi yargıya taşınmış uygulamalarıyla bu makamı özel çıkarları için kullandı. 

Meslek örgütünüholdinge dönüştüren kişinin kurumun olanakları kendine kullandığı için TÜRSAB’ın kasası da boşaldı. 

Sonuç olarak seyahat acenteliği bitme sürecine girmiş bir meslek. TÜRSAB da bitme sürecine girmiş bir mesleğin örgütüdür. Bu nedenle başında kim olursa farketmez.

Durum bu iken neden her türlü ahlaki değer çiğnenerek TÜRSAB yönetiminde olmaya bu kadar istekli olunuyor?