• 17 Ocak 2022 17:34
  • 0
  • 2 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

Yalan, kuyruklu yalan ve istatistik

Bu yazıyı dinleyin
Bahattin Yücel 17 Ocak 2022 Yalan, kuyruklu yalan ve istatistik

Ortaokulda çok sevdiğimiz bir Türkçe öğretmenimiz vardı. Sözünü esirgemez ve mutlaka sloganlaşacak bir örnekle düşüncelerini anlatırdı. Aklımda en fazla kalanı; “Dünya’da üç tür yalan vardır. Yalan, kuyruklu yalan ve istatistik.

Geçtiğimiz günlerde Turizm Gazetesinde ilginç bir haber yayınlandı. Haberde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’un, sektörün 2021 performansına ve 2022 beklentilerine ilişkin değerlendirmelerini okuyunca, hocamı andım.

Bakana göre Türkiye 2021 yılında V çıkışı yapmıştı. Geride bıraktığımız sezonda 29 milyon turist, 24 milyar dolar döviz gelirine ulaşılmıştı. Ersoy’a göre, 2019 yılında 647 dolar olan turist başına ortalama harcama %22 oranında artışla, 2021 yılında 830 dolara yükselmişti.

Ersoy, bu başarının hangi istatistiklerden kaynaklandığına ilişkin bilgi vermemişti. Ancak umutlanmış ve “2022 ile ilgili 34,5 milyar dolar hedefini koyduk. 2023 için de 50 milyar dolar hedefini koyduk. 2028’e kadar bir periyot var. Onunla ilgili çalışmalar da var. 2028 hedefi ne olmalıdır derseniz, turist başına harcamanın 1.200 dolar turist sayısının da 100 milyon olması gerekir” diyerek, söyleşisini sürdürmüştü.

Bakanın geleceğe dönük hayallerini sürdürmesine, söylenecek fazla bir şey yok. Ancak kişi başına yapılan harcamalardan söz ederken, yaklaşık %22 oranında artışa değinmiş ve bir kuruluşa övgüler düzmüştü.   Bakan her şey TGA sayesinde oldu diyordu. Pandemi döneminde Türkiye turizminin en büyük şansı; Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansıydı (TGA).

Daha ileri giderek, TGA sayesinde Türkiye’nin büyük bir tanıtım bütçesine sahip olduğunu, ileride çok tartışılacak bu yapılanmanın, bir devlet kurumu gibi değil, özel şirket gibi çalıştığını, ekibin profesyonellerden oluşması nedeniyle, hızlı hareket ettiğini ve esnek karar aldığını da savunmuştu.

Aslında son değerlendirmesinde haklıydı. Tarihinin en büyük krizini yaşayan turizm sektöründen, salma mantığı ile toplanan kaynaklar TGA’nın bir şirket gibi davranmasıyla, hızla dövize çevrilmiş ve kur farkından kar bile sağlanmıştı.

Ancak toplam döviz geliri ve kişi başı harcamalarda elde edilen, % 22 oranındaki artışın, sektördeki izlerini sürmek, neredeyse imkansızdı. Büyük olasılıkla sınır kapılarından giriş-çıkış yapan gerçek turist sayıları yerine, son dönemin en çok tartışılan kuruluşu TUİK ile Bakanın ortak çalışmalarının ürünüydü o rakamlar.

Ama bu üstün başarıdan -kanımca- bankaların da haberleri olmamıştı. Yoksa alacaklı oldukları işletmelerin kredi borçlarının ertelenmesi için var güçleriyle çalışırlar mıydı?

Bakanımızın öngörülerine bakılırsa, 2028 yılında hep birlikte zengin olacaklar.