• 18 Eylül 2023 08:50
  • 0
  • 3 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

“Ayasofya bu kadar ziyaretçi kaldırmaz”

Bu haberi dinleyin
18 Eylül 2023 “Ayasofya bu kadar ziyaretçi kaldırmaz”

Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı,asofya için "Herkesin elini kolu sallayarak geçeceği bir yol değildir. Zira altındaki dehlizler, atık ve nem sularını taşıyacak suyolları, havalandırma sistemi bu kadar ziyaretçiyi taşıyacak güçte değil" dedi.

Prof. İlber Ortaylı, Hürriyet Gazetesi’ndeki köşe yazısındaasofya'da yapılmaya başlayan onarım konusuna değinerek. ziyaretçi sayısına acilen müdahale edilmesi gerektiğini yazdı. Ortaylı yazısında şunları söylüyor:

Ayasofya beşeriyetin hâlâakta olan, kullanılan ve orijinal yapısıyla korunan en eski mabedi. 

Şekil ve hacim değişimleri itibariyleasofya'dan daha eski olan kiliseler var ama bunların sanat tarihinde öncü bir rolü olmadığı gibi teknik bakımdan da hiçbir şekildeasofya'daki mühendislikle mukayese edilemezler. 

Burada şunu da söylemek lazım. 

Tabiat harikası İstanbul'u iki bin yıldır, şu son kötü yapılaşmaya kadar, mimari bir şaheser şehri hâline getiren eserlerin başındaasofya gelir. 

Etrafındaki Osmanlı ilaveleri; türbeler, çiniler ve dört minare sonraki ilavelerdir. Ne dışında ne de içindeasofya'nın orijinal hâlini gölgede bırakacak bir ilave yok. 

Bu bakımdan tüm İstanbul'unasofyası, Kurtuba'daki mescide benzer bir zulme uğramamıştır. 

Bunu belirtmekte büyük fayda var. 

Hâlihazırda minarelerin restorasyonu söz konusu; bu doğrudur. 

İhmalden dolayı meydana gelebilecek herhangi bir çöküntü ve yıkılma esere de zarar verir. 

Bu yüzden taş taş yeniden inşa edilecek. 

Yoğun ziyaretçi vaziyeti ise kabul edilemez. 

Zira camiye çevrildikten sonra buraya gelen kişi sayısının yıllık üç milyon olduğu söyleniyor. 

Bu rakama turistler dahil değil. 

Şurası bir gerçek 

Ayasofya herkesin elini kolu sallayarak geçeceği bir yol değildir. 

Zira altındaki dehlizler, atık ve nem sularını taşıyacak suyolları, havalandırma sistemi bu kadar ziyaretçiyi taşıyacak güçte değil. 

Ayasofya, Müzeler Genel Müdürlüğü için bir gelir kapısı olamaz. 

Restorasyonu da Vakıflar'ın bütçesini aşacak kadar yüksek bir meblağ ister. 

Ziyaretçi sayısına acil müdahale gerekir. 

Hatta giriş ve görüşleri zaruri olan sanat tarihçisi, tarihçi, arkeolog gibi bilim insanlan, büyük dinler dünyasının temsilcileri, Müslüman dünyanın din adamları, devlet adamları ve memurların oluşturduğu yıllık 20-30 bin kişilik bir kitle bile buranın ziyareti için kalabalık olabilir. 

Aya İrini'de artık konser verilmemelidir, hatta seminer ve konferans yapılması da beklenemez. 

Aslındaa İrini'nin çoktan tam restorasyonla kapatılması gerekirdi. 

Bu eserler İstanbul'a ve Türklere tarihin bıraktığı emanetlerdir. 

Bu emanetlerle hiç kimse size gerçekten beynelmilel ve insanlık tarihine hizmet açısından yaklaşmaz ve destek olmaz. 

İşi selametle yapacak sadece biz olabiliriz. 

Belkinı şekilde çok methedilmeyiz ancak en acı tenkitler bize yapılır. 

Bu şuur içinde birtakım taşkın gösteriş ve kuru gürültü değil. 

Fatih Sultan Mehmed'in politikasına, Mimar Sinan'a yakışır bir ciddiyete ve derin ilme sahip olmak gerekir. 

“Tuvalet ihtiyacı için kullanılacak yer değil”

Ayasofya'da gündelik hayatın içinde tuvaletler ve musluklar kurulamaz. 

Büyük sebiller gibi su dağıtan yerler kurulamaz. 

Klasik Osmanlı sebili ile bugünkü tuvaletlerin tükettiği ve sızdırdığı sunı değildir. 

İnsanlık 1500 senedirasofya'ya kısa bir süre için uğruyor. 

Def-i hacet içinasofya'nın tuvaletlerini kullanmanın akıl kârı yanı yoktur. 

Her giren sebil ve tuvaletleri kullansa bu binanın altındaki kanalizasyon sistemi bunu nasıl taşıyacak? Düşünülmesi lazım.