• 03 Temmuz 2025
  • 1
  • 6 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

Antalya İçin Gelecek Önerileri

Bu haberi dinleyin
03 Temmuz 2025 Antalya İçin Gelecek Önerileri

Nüfus ve göç verileri, kentlerin sosyal, ekonomik ve mekânsal gelişiminin yönlendirilmesindeki temel araçlarından biridir. Aynı zamanda geleceği şekillendiren stratejik planlamaların da vazgeçilmez dayanağını oluşturmaktadır.

Antalya, hem Türkiye’nin en hızlı büyüyen şehirlerinden biri, hem de yoğun iç ve dış göç alan, uluslararası ölçekte önemli bir turizm kentidir. Bu nedenle nüfus ve göç verilerinin doğru okunması ve değerlendirilmesi; barınma, altyapı, ulaşım, turizm, çevre yönetimi ve sosyal hizmetler gibi pek çok alanda sağlıklı planlama yapılabilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

1950’li yıllardan itibaren başlayan ve hızlanarak devam eden kentleşme süreci, Antalya’da nüfus ve göç dinamiklerinin mekânsal yapıyı sürekli olarak dönüştürdüğü bir dönem başlatmıştır.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2024 Yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verilerine göre Antalya’nın nüfusu 2.722.103 kişidir. On dokuz ilçeden oluşan ilimizde, nüfus artış hızı ‰ 9.5 olarak hesaplanmıştır. 2023 yılında bu oran ‰ 3,1 düzeyindeydi. Her ne kadar son bir yılda artış gözlemlense de uzun vadeli değerlendirildiğinde Antalya’da nüfus artış hızının düşme eğiliminde olduğu görülmektedir. Bu oran ile Antalya Türkiye illeri arasında 15. sırada yer almaktadır.

Antalya’nın nüfus yoğunluğu, Türkiye ortalaması olan 111 kişi/km²’nin üzerinde 133 kişi/km² olarak belirlenmiştir. Bu değer ile Antalya, nüfus yoğunluğu bakımından Türkiye’de 19. sırada yer almaktadır.

İlçelere göre nüfus dağılımı incelendiğinde; Döşemealtı, Aksu, Muratpaşa, Kepez, Konyaaltı ilçelerinin toplam nüfusu 1.508.134 olup, bu beş ilçe Antalya’nın toplam nüfusunun % 55,4’ünü oluşturmaktadır. Nüfus artış hızları değerlendirildiğinde, en yüksek artış ‰ 50,5 ile Döşemealtı ilçesinde gerçekleşmiş;  bunu Aksu (‰ 27,1) ve Kepez (‰ 24,7) ilçeleri takip etmiştir. Nüfus artış hızının en düşük olduğu ilçeler ise İbradi, Akseki ve Gündoğmuş olmuştur.

Hane halkı büyüklüğü açısından, Türkiye ortalaması 3,1 kişi iken, Antalya ilinde bu değer 2,9 kişi olarak ölçülmüştür. Bu sayı 2020 yılında 3.02 idi; yani yıllar içinde azalma eğilimi göstermiştir.

TÜİK’in 2025 yılı projeksiyon verilerine göre, Antalya’nın 2023 yılı nüfusu olan 2.696.249 kişinin, ‰13,6’lık bir artışla, 2030 yılında 2.966.053’e ulaşması beklenmektedir.

Antalya, 9.1’lik net göç hızıyla Türkiye genelinde 5. sırada yer almaktadır. Net göç hızı en yüksek iller sırasıyla; Yalova (15,6), Tekirdağ (13,1), Muğla (11,6), Tokat (10,4)’tür. Bu veriler, Antalya’nın 2024 yılında da yaşamak için tercih edilen ve göç alan önemli kentlerden biri olduğunu göstermektedir.

Antalya, aldığı göç sayısı bakımından İstanbul ve Ankara’nın ardından 96.618 kişi ile 3. sırada yer almaktadır. Benzer şekilde, verdiği göç sayısı bakımından da İstanbul ve Ankara’dan sonra 71.999 kişiyle yine 3. sıradadır.

Dolayısıyla Antalya, hem göç alan ve hem de göç veren bir il olarak dinamik bir demografik yapıya sahiptir.

24 Haziran 2025 tarihinde yayınlanan TÜİK 2024 Uluslararası Göç İstatistiklerine göre;

• Türkiye’ye gelen uluslararası göçün % 32,8’i İstanbul’a, % 8,5’i Antalya’ya yönelmiştir. Bu oranla Antalya, Türkiye’ye gelen uluslararası göçte 2. sırada yer almaktadır.

• Türkiye’den giden uluslararası göçün % 34,0’ü İstanbul’dan, % 8,5’i Ankara’dan, % 7,8’i Antalya’dan gerçekleşmiştir. Bu verilere göre, Türkiye’den giden uluslararası göçte 3. sıradadır.

Antalya’ya gelen yabancı uyruklu nüfus, 2023 yılında 69.441 kişi iken, bu sayı 2024 yılında 23.093’e düşmüştür.  2022 yılında toplam nüfus içindeki % 6.4 olan yabancı nüfus oranı, 2024 itibariyle % 4,4’e gerilemiştir.

Antalya’nın uluslararası net göç değeri:

• 2021 yılında: + 42454,
• 2022 yılında: + 41943
• 2023 yılında: – 41692
• 2024 yılında : – 6240 olarak gerçekleşmiştir.

Antalya İli, uluslararası net göç sıralamasında

• 2016-2019 yılları arasında 3. Sırada,
• 2021 yılında 2. sırada,
• 2022 yılında 1. Sırada yer almışken
• 2023 yılı itibariyle giden göçün gelen göçü aşmasıyla birlikte negatif göç değerine düşmüştür.

2016 yılından günümüze ilk kez, 2023 itibarıyla Antalya’da Türkiye’den giden uluslararası göçün, Türkiye’ye gelen uluslararası göçten daha fazla olduğu bir tablo ortaya çıkmıştır.

Antalya’nın göç süreci; ekonomik, sosyal, iklimsel, turizm kaynaklı faktörler ile uluslararası ilişkilerin etkisiyle şekillenen çok boyutlu bir yapıya sahiptir.  Kent, hem göç alan hem de göç veren dinamik yapısıyla küresel ve bölgesel krizlerden kolaylıkla etkilenebilir bir yapıda bulunmaktadır.

İstatistiksel verilere göre, Antalya ili nüfusu 1950’li yıllardan itibaren kesintisiz bir şekilde artış göstermiştir. Her ne kadar son yıllarda nüfus artış hızı yavaşlamış olsa da, Antalya hâlâ Türkiye genelinde yaşamak için tercih edilen ve göç alan önemli şehirlerden biri olmaya devam etmektedir.  TÜİK projeksiyonlarına göre, gelecekte de nüfus artışının süreceği öngörülmektedir.

Bu süreçte ortaya çıkan, konut baskısı, kentsel yayılma, trafik sıkışıklığı, altyapı yetersizliği, çevresel sorunlar, ekonomik dalgalanmalar ve sosyal uyum güçlükleri gibi pek çok kentleşme sorununun temel nedeni olarak, sıklıkla nüfus artışı ve göç olgusu gösterilmektedir.

Oysa nüfus değişimlerinin kent mekânında yarattığı etkilerin kontrol altına alınması ve kentleşme sürecinin sağlıklı bir biçimde yönetilmesi; ancak sürdürülebilir kentsel planlama kararlarıyla, yerel ve çevresel dengeyi gözeten bütüncül bir kentleşme anlayışıyla mümkün olabilmektedir. Ne var ki bu temel gerçek çoğu zaman göz ardı edilmektedir.

Antalya’nın ulusal ve uluslararası ölçekte sahip olduğu stratejik önemi ve turizm potansiyelini koruyarak gelişimini sürdürebilmesi için, yerel yönetimlere ve tüm kent paydaşlarına önemli sorumluluklar düşmektedir. Ya 1950’li yıllardan bu yana süregeldiği gibi, kentleşme sorunlarının temel nedeni olarak nüfus artışı ve göç gösterilmeye devam edilecektir; ya da artık 2025 yılında, bilimsel verileri doğru analiz eden, uzmanlığı esas alan, risklere karşı dirençli, kapsayıcı ve sürdürülebilir kent politikaları katılımcı bir anlayışla hayata geçirilerek, kentleşme sorunlarına gerçekçi çözümler üretilecektir.

Kaynak: FullAntalya (Yazarın izniyle kullanılmıştır)

Yorumlar

  • Lütfen Bekleyin.

Yorum Yaz