Almanya’da sektör aşırı sağ tehlikeye karşı uyarıyor
Avrupa seyahat pazarının en büyük grubu TUI’nin CEO’su Sebastian Ebel’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile başlayan yükselen aşırı sağ ve ırkçılık tehlikesine karşı uyarısından sonra sektörün değişik kesimlerinden bu yönde peş peşe açıklamalar geliyor.
TUI CEO’su Ebel : Yükseliş korkutucu
Ebel, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İkinci Dünya Savaşı sırasında “her zaman Nazilere yakın profesyonel meslektaşlarıyla karşı karşıya kalan” büyükbabasının bir anısını paylaştıktan sonra “Günümüzde radikal sağ partilerin popülaritesinin hızla artması korkutucu. Almanya'da bunun bizi nereye götürebileceğini bilmeliyiz” diye uyarmıştı.
Ebel’in bu açıklamasından sonra; Almanya’da yayınlanan Touristik Aktuell aralarında DER Touristik, Anex Tour, DRV, VIR ve VUSR’un da olduğu firma ve kuruluşların konuyla ilgili yaptıkları açıklamaları derledi. Açıklamalarda Almanya’daki ırkçı Nazist AfD Partisi’nin yükselişinin toplumun bütünü için olduğu gibi seyahat sektörü açısından tehlike olduğu buna karşı birleşmek gerektiği, turizmin nefret ve ırkçılığa karşı olduğu belirtiliyor.
DRV: Yabancı düşmanlığının yeri yok”
Almanya Seyahat Birliği (DRV)’den yapılan açıklamada, Alman turizm endüstrisinin uluslararası düzeyde kozmopolitliği, çeşitliliği, kültürler arası karşılaşmaları, misafirperverliği ve hoşgörüyü temsil ettiği belirtilerek "Her yıl milyonlarca Alman yurt dışına tatile çıkıyor ve dünyanın her yerinden çok sayıda tatilci Almanya'ya bize geliyor. Yabancı düşmanlığının ülkemizde yeri yoktur ve Almanya'nın dünya çapındaki itibarına zarar vermektedir!" denildi.
DER: “Aşırı sağcılığın tehlikesine karşı ‘Bir daha asla’
DER Touristik’ten yapılan açıklamada "Seyahat etmek yabancı toprakları keşfetmek, karşılaşmalar yoluyla engelleri yıkmak, insanları ve kültürleri birbirine bağlamak demektir. Seyahat etmek çeşitlilikle gelişir. Dünya çapında 9.200'den fazla çalışana sahip uluslararası bir seyahat şirketi olarak nefret ve ajitasyona, ırkçılığa ve Yahudi karşıtlığına karşıyız” deniyor. Açıklama . “Aşırı sağcılığın tehlikesi gerçektir. ‘Bir daha asla’ diye bitiyor.
Schauinsland :“Ayağa kalkmalıyız”
Schauinsland Satış Müdürü Detlef Schroer de daha önce yaptığı açıklamada aşırı sağcılığa karşı net bir tavır almış ve sektöre birlik çağrısında bulunmuş ve “Toplum olarak daha kötü olayların yaşanmaması için şimdi ayağa kalkmalıyız” demişti.
Anex : “Hoşgörülü bir toplumu savunuyoruz”
Anex Grubu açıklamasında da " 20'den fazla ülkeden insanlarla çalışan şirketimiz için bunu büyük bir zenginlik olarak görüyoruz. Biz insan onuruna saygılı, liberal bir demokraside kozmopolit ve hoşgörülü bir toplumu savunuyoruz” dendi.
DB: “Herkes ayağa kalkmalı”
Almanya Demiryolu Şirketi (Deutsche Bahn) DB-Personenverkehr’den yapılan açıklamada da "Demokrasi için bugün herkes ayağa kalkmalı” deniyor.
VUSR: “Mücadelede ön saflarda olmalıyız”
Bağımsız Seyahat Acenteleri Derneği (VUSR) başkanı Marija Linnhoff, seyahat acentelerini aşırı sağcılığa karşı gösterilerde ve eylemlerde aktif rol almaya çağırdı.
“Memnuniyetsizlik, bazı yerlerde ne kadar anlaşılır olursa olsun, asla insanlığı ve demokrasiyi küçümsemek için bir mazeret olamaz” diyen Linnhoff, “Turizm profesyonelleri kozmopolitimden ve diğer kültürlerle alışverişten yanadır ve bu nedenle aşırı sağcı eğilimlere karşı kararlılıkla mücadele etmelidir. Turizm endüstrisinin, sağcı radikal sloganların yayılmasına karşı mücadelede ön saflarda yer alma sorumluluğu var” diyor.
VIR: “Memnuniyetsizlik mazeret olamaz”
Çevrimiçi (Online) Seyahat Acenteleri Derneği (VIR) Başkanı Michael Buller de sınırlama, damgalama, popülizm ve sağcı fikirlerin bir ülkeyi ekonomik, sosyal, kültürlerarası ve uluslararası açıdan uçuruma sürüklediğini belirterek “Gelecek nesiller açısından onların büyümelerini ve aşırı sağcı fikirlerden uzak bir bakış açısına sahip olmalarını sağlamak bizim sorumluluğumuzdur" diyor.