Benzer yıllarda ikimiz de kızlarımıza Su adını vermişiz.

“Su’ları da tanıştıralım” demişti bana vefatından bir kaç gün önce.

Beceremedik.

Fehmi’nin kaybı beni de derinden etkiledi.

Doğal, halkın içinden gelen, adam gibi bir adamdı Fehmi.

Lafı kıvırtmadan, pattadak söylerdi, yazardı.

Konuştuğu gibi yazardı.

Cesurdu, adildi, yardımseverdi.

Güleryüzlü, alçakgönüllü bir bilgeydi.

Turizmin arşiviydi, hafızasıydı, tüm önemli olayların yakın tanığıydı.

Ne zaman bir bilgiye ihtiyacım olsa, ilk başvurduğum kaynağımdı, dostumdu.

Beni turizmgazetesi’nde yazmaya teşvik eden özel bir insandı.

İyi ki seni tanımışım pek değerli arkadaşım.

Yaşamımızın son çeyreğinde, daha onca güzel şeyi paylaşacakken, bizi bir hayli erken bırakıp gittin.

İlahi bir adalet olsaydı eğer, senin gibi değerli bir insanı, değil aramızdan 20-30 yıl kadar erken almak, sana 20-30 yıl yaşam bonusu armağan ederdi.

Gittiğin yerden bizleri takip edip, notlar aldığına inanıyorum.

Sadece sevgili Su’yu değil, koskoca bir turizm ailesini de babasız bıraktın.

Seni özleyeceğiz, sıkça da anacağız.