TÜRSAB yasasında yapılacak değişiklikler üzerine
Duyumlarla hareket etmektarzım değildir. Onun yerine, oluşabilecek, Birliği yok edebilecek, işlevsizleştirecek adımlara Bakanlığımızın farkında olmasa da yol açacağı tehlikeler konusunda uyarmayı görev biliyorum.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği tanımının başındaki Türkiye ibaresi, özel izinle konmuş bir ibaredir. Birliğimizin varlık olarak ülkemizin bir değeri olduğunu ibraz eder.
Türkiye ibaresi birliğin en önemli işaretidir. Onsuz bir birlik olamaz. Yeni yasada ne bu tanım, ne de ibaredeki kelimeler yerinden oynatılmamalıdır.
Aksi halde ülkemizdeki 50.000’i aşkın dernekten bir farkı kalmaz.
Aksi halde ortada bir Birlik kalmaz .Geri kalanı konuşmak abesle iştigal, yani gereksiz ,boşadır. Türkiyesiz bir tanım, Birliğin çöpe atılmasıdır. TÜRSAB ile SAB bir tutulamaz, olamaz.
İkinci uyarım ,Birliği oluşturan yapıdır .Seyahat acentalarının tarifi değişmemelidir. Değişmesinin önüne geçme görevi ,Bakanlıktan önce,bu Birliği temsil eden Birliğin yönetim kuruludur. Seyahat acentacılığı tanımı son 10 yıldır artan bir biçimde dejenere edilmiş, Seyahat kavramı ile uzaktan yakından ilgisi, işi olmayan bir çok kişi, kurum asıl işlerini yürütebilmenin yolu olarak Türsab belgesi almaya mecbur bırakılmış, gelen her yönetim bunu ,para gelsin de nasıl olursa olsun mantığı ile körüklemiş, kasasını mecbur bıraktırılanlarca doldurulmasının önünü açmıştır.
Ulaştırmacıları bu Birliğin içine sokmaya çalışanlar, kalmasını savunanlar, yarın Otelcileri , Havayollarını, Yatçıları , Emlakçıları neden Birliğin içine almıyorsunuz! dediklerinde ne yanıt verecekler, bunu da merak eder sanırım Bakanlık.
Sağlık bakanlığına, ulaştırma bakanlığına bağlı, onların denetiminde, eskilerin deyimiyle uhdesinde olması gereken bir çok konu, mecbur bırakıldıkları ,başka çözüm bulamadıkları için Türsab şemsiyesi altına sokulmaya mecbur bırakılmıştır.
Seyahat acentacılığı mesleği ile ilgisi olmayan çalışmaların yürütücülerini kimse bu Birliğe üye yapmaya zorlamamalıdır. Yeni yasada bu net bir biçimde koşullar getirerek ,Birlikten ayrılanları da haklarını kaybetmemeleri adına yeni bakanlıkların altında örgütlenmelerini sağlamalıdır.
Eski yasayı tamamen yok saymak değil, yeni gereksinimlere göre yapılandırmakta yarar var. Çorbaya çevrilen Birlik2008 yılında kaosun başlangıcı ile bu hale gelmiştir.
Döviz getirmeyen,yerli ya da yabancı müşteriye tur servisi vermeyen acentaları bu
birliğe üye olmaya zorlamak ,hak gaspıdır. Mecbur bırakıp giriş ücreti almak, aidat almak doğru değildir. Bu, böl yönet değildir. Böl yönet, Birliğin içinde aynı işi yapanları konuları nedeniyle, siyasi görüşleri nedeniyle, şu ya da bu nedenle yönetimlerden memnun olmayıp kendi hükümdarlığını ilan edenlere cevaz vermektir, izin vermektir. Yugoslavya gibi içinden 6 devlet çıkartmaya çalışmaktır.
Bunun ülke turizmine bu gün ya da gelecekte de bir faydası olmayacaktır.
Türsab’ı bu hale düşürenlerle, madem öyle ,ben de gereğini yaparım atışmasına girenlerle ülke turizmi sadece zarar görür.
16.000 küsur üyemizin tamamına yakını ne yazık ki bu durumdan ne haberi var ,ne konuyu biliyorlar, ne bilgi sahibiler ne de ilgileri var. Kuzuların sessizliğini oynamaktan başka bir niyet de yok.
Bakanlığımızla bu konu görüşülmelidir.