• 21 Ekim 2022 08:56
  • 0
  • 4 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

Detur batarken

Bu yazıyı dinleyin
Refet Kayakıran 21 Ekim 2022 Detur batarken

Dedeman Holdingi babasından devralarak şirketi büyüten rahmetli Murat Dedeman tarafından 1990 larda kurulan Detur Seyahat Acentası yurtdışına ilk Tur Operatörünü 1995 te Moskova’da açmış ve daha sonra bugünkü Türsab Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın Genel Müdür olarak atanmasıyla önce Prag’a, sonra Helsinki, Stockholm ve Oslo ile İskandinavya’ya da açılmıştır. 1997 yılında Firuz Bağlıkaya, beni Rusya Genel Müdürlüğüne davet ettiğinde o İstanbul’da ben Rusya’da 5 yıl birlikte çalışmış ve 2002 de Bağlıkaya’nın şirketi devralması sonrasında bana bir hisse teklif etmemesi nedeniyle istifa ederek şirketten ayrılmıştım.

1970 lerden bugünlere bakıldığında, Dedeman Holding türünde Koç’tan tutun Enka’ya, onlarca kurumsal şirket Almanya’da,  İskandinavya’da, Rusya’da Tur Operatörlüğüne soyunmuş ve çoğu ilk birkaç yıl sonunda, ya batıp kapanmış, ya da işin başındaki profesyonel işi alıp gidip kendi şirketini kurmuştur. ‘’Kurumsal yapıda seyahat ticareti ‘’,  profesyoneller elinde bu 2 sonuçtan birine hep mahkum olmuştur.

Şu anda yapılarının büyüklüğü içinde yaşam bulan Koç Holding bünyesinde Setur ve Sabancı Holding bünyesinde Vista dışında hiçbir kurumsal yapının seyahat şirketi sanırım kalmadı. Bu ikisi de zaten ana güçlerini Holding şirketlerinin bir tür ‘’inhouse’’ acentası olmaktan almaktadır. Elbette her ikisi de Holding şirketleri dışında piyasaya-tüketiciye gerek seyahat gerek MICE olarak başarılı işler de yapmaktadır,  eksik tanımlamak istemem.

Ama temelinde ve gerçekte,  Dedeman Holding-Detur dışında, hiçbir kurumsal yapının Tur Operatörlüğü şirketi, değil 5-10 yıl, 2 yıl bile var olamamıştır. Hele Moskova;  İnşaatçısından Bankacısına, Tekstilcisinden,  Kuyumcusuna,’’ Kurumsal Tur Operatörlüğü’’ batıkları ile doludur denebilir (90 larda... Sonrası yok zaten… herkes dersini almıştı)! 

Seyahat Acentalığı işinin ‘’Şahsiliğinden’’ kaynaklanan bu durum Detur’da farklı gelişmiştir. Bir kere aileden turizmci (otelci) rahmetli Murat Dedeman, Tur Operatörlüğünün arkasında milyonlarca dolar destekle durmuştur. 1997 de ben Rusya’nın başına geçtiğimde, 1995 ten beri faal şirket daha yılda bin kişi bile getirememişti. Bir başka patron çoktan kapatırdı 2. Yılın sonunda!  1997 Mayıs ayında Firuz Bağlıkaya İstanbul’da ofisinden Moskova’yı yönetecek yeni biri olarak beni oraya atarken, ben iki yılda beşinci kişiydim oraya atanan. Aynı şekilde Prag’a da çeşitli arkadaşlar gitmiş gelmiş ve sonunda sanırım 99 da kapatılmıştı. Bağlıkaya, İstanbul’dan yurtdışı şirketlerine yönetici atarken bir yandan yeni ofisleri de yeni yöneticilerle açmayı sürdürüyordu.

İşin ilginci de, Şirketin Genel Müdürü İstanbul’da otururken,  Tur Operatörlüklerine benim gibi yöneticiler atanıyor, işin yapıldığı o sırada tek destinasyon Antalya’da da başka profesyoneller iş yapmaya çalışıyordu!

Derken Helsinki, Stockholm yeni yöneticilerle peşpeşe gelmişti 2000 lere kadar. Bunların tümüne Sayın Dedeman büyük maddi destek sağlamış ve zararlara katlanmıştı.

Ancak daha önceki deneyimlerimle şirketin ‘’Kit’’leşen yapısının bize gerekli esnekliği sağlamadığını ve bir tür özelleştirmede yarar olduğunu söylediğimde rahmetli  Murat Dedeman bir düşünelim demiş ve bir yıl sonra 2001 de şirketi Firuz Bağlıkaya’ya bir türlü devretmişti. (Bu devir sırasında Bağlıkaya’nın bana bir hisse teklif etmemesi nedeniyle rahmetli Murat Dedeman’a ve Bağlıkaya’ya  2002 Ocak’ta istifamı yollamıştım. Bu istifadan sonra, şirketi sezona hazırlamamı rica eden Firuz Bağlıkaya’nın ricasını yerine getirip sonra ayrılırken, yüzüme ibra ettiği hesaplarımı daha sonra kapanmadı diye dava etmesi, bunu piyasada aleyhime kullanması ve sonra açtığı davayı kaybetmesi ayrı bir hikaye olup, bilenler bilmeyenlere anlatabilir veya meraklısı bana da sorabilir) 

Firuz Bağlıkaya, Detur Rusyayı daha sonra 2005 te Vasco’ya satmış ve Vasco 2008 yılında batmış ve şimdi de Detur İskandinavya’yı, söylenene göre geçen yıl, eski Tursem patronu Haluk Semiz’e satmıştı… Ve böylece, Haluk Semiz  de Tursem’den sonra  Deturları da İskandinavya’da  batırarak aynı nehirde 2 kez yıkanabileceğini de hepimize göstermiş oldu! Tabii Alanyalı Otelciler bu ‘’deja vu’’ ile acaba ne durumdalar basında izliyoruz.

Şu anda bildiğimiz kadarıyla acentacılık faaliyeti de kalmayan ama Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm müze ören yerleri mağazalarını işleten bir kişi, Türsab Başkanı.

Binlerce acentayı bölge bölge kapı kapı gidip sevip konuşması bu mağazaların müşterilerini sağlama almak için mi acaba diye düşünüyor insan? Yani bir Türsab başkanı ve adayı, neden bütün hesaplar benden diyip kapı kapı tüm Türkiye’yi gezer?

Yahu ne var şu Türsab Başkanlığında eski Başkanlarım; Sayın Bakanım Bahattin Yücel ve Sayın Onursal Başkanım Talha Çamaş… Ne olur bir söyleseniz, yazsanız!