• 27 Eylül 2025 10:19
  • 0
  • 2 DAKİKA OKUMA SÜRESİ

Turizmde Yabancı İstihdamı

Bu yazıyı dinleyin
Bahattin Yücel 27 Eylül 2025 Turizmde Yabancı İstihdamı

Turizmciler, gelir ve ziyaretçi sayıları açısından çelişen açıklamalarla geçen bir sezonu geride bırakmaya hazırlanıyorlar.

Türkiye ekonomisindeki büyüme oranı, dünya ekonomisindeki  büyümenin altında gerçekleşiyor. Türkiye’de gelir dağılımında giderek derinleşen eşitsizlik, iç pazar talebini büyük ölçüde azalttı. Bu süreç önümüzdeki yıllarda öncelikle seyahat acenteliği ve konaklama sektörlerini olumsuz etkileyeceğe benziyor.

Bakanlık kaynaklarının açıklamalarında gözlenen  olumlu tabloya karşın, dış talebin beklenen düzeyde gerçekleşmediği gözleniyor. Açıklanan ziyaretçi sayılarına, yurt dışında yaşayan T.C. yurttaşları da dahil ediliyorlar.  İstanbul Havalimanı'na (IST) gelen transit yolcular ile Edirne ve Artvin sınır kapılarından çok kısa süreli giriş yapan ziyaretçilerin turist olarak değerlendirilmeleri, eskilerin deyimiyle zevahiri kurtarmaya yetmeyeceğe benziyor.

Başka bir başarı hikayesi de kısa süreli giriş yapan, cruise yolcuları ile yazılmaya çalışlıyor. Limanlarımıza yanaşan bu gemilere, pandemi döneminde olduğu gibi sektöre miktarı açıklanmayan destekler veriliyor mu? Henüz bilinmiyor.

Resmi açıklamalar yapılmadan, konaklama sektörünün bu sezonu nasıl geçirdiğine ilişkin hüküm vermek için henüz erken. Ancak bazı gelişmeler; işlerin iyi gitmediğini gösteriyor. Kredi kullanım oranlarının artışı, piyasa borçlarındaki yükselme ve nakit akışındaki dar boğazın işletmeleri zorladığı, sır değil.

Sezon sonuna doğru bazı konaklama sektörü yöneticileri çıkış yolları arıyorlar. Örneğin:

Kıyı bölgelerimizdeki konaklama tesislerinde, dil sorunu nedeniyle -Rusça-  başlatılan, Orta Asya kökenli geçici işçi istihdamına, Türkiye’de öğrenim gören yabancı öğrencilerin de eklenmesini isteyenler göze çarpıyor.

Meslek örgütlerinin yöneticileri bu isteklerini haklı nedenlerle, artan maliyetlere dayandırıyorlar. Enerji girdilerindeki beklenmeyen artışlar bir yana, ekonomi politikası igereği kurların baskıyla gelirleri yükselmesi engellenen konaklama tesislerini çözüm arayışlarına itiyor. Ancak bu yaklaşımın kalıcı ve sürdürülebilir olduğunu öne sürmek çok güç. Faizlerin bu denli yüksek olduğu ekonomik ortamda, düşük ücretlerle istihdam edilecek, yabancı iş gücünden yararlanılarak,  krizin aşılacağını sanmak, safdillikten öteye anlam taşımıyor.

Kayıt dışı ekonomiyi destekleyen bu tür öneriler, ülkede üretmek yerine enflasyonu düşürmek bahanesi ile ithalatı destekleyen yandaş görüşlerle aynı  çizgide konumlanmış olurlar.

Geride bıraktığımız seksenli yılların ortalarında; turizm yatırımları için gerçekleştirilen arazi tahsisleri, kaynak kullanımı destekleme primleri ve çok yüksek kaynak gerektiren alt yapı yatırımları, kamu tarafından karşılandı.

Amaç ülkenin  sahip olduğu doğal güzelliklerden ve tarihsel değerlerin, bulundukları bölgenin kalkınmasını hızlandırmaktı. Ve kuşkusuz istihdamı arttırarak, işsizliğe çözüm getirmekti.

İşsizliğin böylesine yüksek oranlara ulaştığı günümüzde, bu istek pek uygun düşmedi.

Yorumlar

  • Lütfen Bekleyin.

Yorum Yaz

Diğer Yazılar