“Hayalimiz, Anadolu’nun en çağdaş kentlerinden biri olan Eskişehir’de, sanatın sorgulatan, düşündüren ve birleştiren niteliklerinden güç alarak insanları bir araya getirmek; şehri modern sanatla buluştururken müzemizin mimarisi ve eserleriyle de dünyaya tanıtmak.” diye vizyonunu belirtiyor .Anadolu’nun ortasındaki parlayan yıldız olan OMM Odunpazarı Modern Müzesi. Bana bu müze Bilbao Guggenheim  Müzesini çağrıştırıyor.  Bu iki müze de kentlerine özel mimarisi ile simge oluyorlar, sundukları sanat sergileri ile kentlerine, çok zengin kültürel boyut kazandırıyorlar.

OMM Odunpazarı Modern Müzesi’nin hemen yanı başında,Eskişehir’in geleneksel avlulu evlerinde kurulan OMM INN Otel de aynı güzellikte ve “Otelde Sanat Var” mottosunu gerçekleştiriyor. Mimar Louis Khan imzalı her odasında ve tüm mekanlarında, eşsiz mimarisine, sanat eserleri eşlik ediyor.

Tam anlamıyla sürdürülebilir otel modeli uygulayan, örnek bir konaklama tesisi OMM INN.

                                                          ( FOTO OMM INN)

Ve İstanbul…

En yenisinden başlayalım istiyorum; Eski Karaköy İstanbul Liman  binası, yeni Galataport’da açılan dünyanın en prestijli otel zincirlerinden olan THE PENINSULA İSTANBUL. Eşsiz  boğaz manzarasına sahip otelde, sanat eserlerinin  bir uyum içinde sergilenmesi de bir ayrıcalık. Birçok yerli ve yabancı sanatçının ve heykellerinin arasında  dünyaca ünlü fotoğrafçımız Ara Güler fotoğraflarıkolleksiyonabaşka bir değer katıyor.

                                                                   (FOTO  Özel Arşiv)

Bir başka Uluslararası prestijli otel zinciri markası RAFFELS ISTANBUL. Zorlu Center’da yeralan bu otel için “İstanbul Rüyası” adı ile sanatsal tema belirlenmiş. 224 sanat eserinin 30 u yerli, toplam 70 sanatçının eserleri, otelin bütün alanlarında sergilenmekte. Yerli eserlerin küratörlüğünü Meral Akmut yapmış. Otelin girişinde Özdemir Asaf’ın şiiri Lavinia danve esinlenerek 3 ton ağırlığında  bronzdan heykeli Martin Dawe yapmış.

                                             (foto Raffels web)

Sana gitme demeyeceğim.

Üşüyorsun ceketimi al.
Günün en güzel saatleri bunlar.
Yanımda kal.

Sana gitme demeyeceğim.

Gene de sen bilirsin.
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim, 
İncinirsin.

Sana gitme demeyeceğim, 
Ama gitme, Lavinia.
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme, Lavinia.

Yılmaz Zenger imzalı 2  ve Serdar Tekebaşoğlu’nun antik döneme gönderme yapan 3   heykeli var. Otelin 185 odasına çıkan asansörlerin hemen yanlarında, her katta Şahin Paksoy’un devasa çini panoları yeralıyor.

THE ARTISAN ISTANBUL MGALLERY

Accor otel zincirinden MGallery  markasında “Otelde Sanat Var” mottosunu en çarpıcı uygulayan The Artisan ‘ı tanımanız için onun web sayfasını incelemenizi öneririm (https://www.theartisanistanbul.com/tr/sergiler) 15 Eylül 23 Ekim tarihlerinde otelde Contemporary İstanbul ile eş zamanlı olarak gerçekleşen Direniş sergisi ve 07 Ekim 7 Kasım 2021 de Müdahale sergisini görebilirsiniz. Gümüşsuyu Taksim’deki otelin sahip olduğu sanat eserleri  girişten odalara kadar görsel bir şölen oluşturuyor. 

THE STAY NİŞANTAŞI (eski THE SOFA) THE STAY oteller zincirinden Çeşme Warehouse  dan etkinlikleri ve sanat eserleriyle bahsetmiştim. THE STAY markası altında BEBEK İSTANBUL oteli de aynı konsepte.

İstanbul’da 2007 yılında  Ali Güreli ve ortakları tarafından o zamana kadar otel  içinde çok yönlü sanat eserlerinin pek görülmeye alışılmadığı THE SOFA HOTEL’i  açıldı. Çok fazla odası olmayan ama müşterilerine yüksek servis kalitesini kültürel bir anlayışla sunan SOFA  ruhu THE STAY  tarafından yaşatılmaya çalışılıyor. Ali Güreli sadece  İstanbul’a  SOFA’yı kazandırmadı, Türkiye’nin en büyük sanatsal etkinliği olan Contemporary  İstanbul’u, 18. kez 26 Eylül-01 Ekimde gerçekleştirecek.

Haftaya OTELDE SANAT VAR(5)

“Yerel sanatların otellerdeki örnekleri”